MATEMATİĞİN YAŞAMDAKİ TEMEL TAŞI "KÜMELER"
Hayat farklı tasarımlarıyla birlikte ilerlerken, içindekiler bu uyuma adapte olmuş ve onun gidişine kendini kaptırmıştır. Evren? Yaratılmış büyük, devasa ve kusursuz bir mekanizma. Mekanizma diyorum. Çünkü mekanizmalar biçilmiş bir ömre sahiptirler. Evrenin de bir ömrü vardır. Ölüm onu da bulacaktır. Son gelmeden önce ne yapılır? Mesela size yarın öleceğiniz söylense ne yapardınız? Bu soruyu kendi açımdan cevaplayacak olursam 1- Harıl harıl ibadet ederdim. 2- Yapmayı planladığım ama yapamadığım şeyleri bu kısa sürede bir nebze de olsa yapmaya çalışırdım. Bahsetmek istediğim mevzu esasen bu konu üzerine bina edilecek.
Hepimiz sonumuzun geleceğini biliyoruz. O halde yarın ölecekmişiz gibi araştırma ve geliştirme faaliyetlerine hız kazandırmamız gerekmektedir. Hem kendimiz, hem çevremiz, hem de evrendeki yaratılmışlar için fark etme, uyanma zamanıdır. Kaybedecek zaman yoktur. Bugün kendi fikirlerimle ulaşmak istediğim konu “Kümeler ve Evren”. Matematiğin hayatımızın ne denli içinde olduğunu bir kez daha ispatlayan terim “Küme”.
Bizi çepeçevre kuşatan uçsuz bucaksız bir gökyüzü, soluksuz esen bir rüzgâr, masmavi deniz… Güzel bir ortamdayız. Verilmiş nimetlerin hat safhada olduğu eşsiz bir ortam. Hele Türkiye için düşünüldüğünde çöldeki bir insana göre ne büyük bir nimet. Kümelenmiş çevremizde kuşlar, kara bulutlar ve göremediğimiz mikroorganizmalar. İçimizde bir yerlerde çalışanlar var. Hücrelerimiz. Farklı, estetik ve işlevsel bir tasarım harikası. Hücrenin yapısı harikadır. Her hücre bir hücre duvarına sahiptir. Bu duvarın içinde elemanlar vardır. Hücre bir kümedir. İnsanın en küçük yapı taşıdır ve bu bir kümedir diyebiliriz. Aslında insan organizmasının temeli, yaşama ortamı ve hayati gelişimi kümeler çerçevesinde incelenecek bir seyirde işler. Küme bir kafestir. İçinde elemanlara sahiptir. Bir isimle anılır. Ve bu kümenin içindeki her elemanın bir duruşu, bir konumu vardır. Bazen bir kümenin içinde ayrıca kümeler dizayn edilmiştir. Peki, yaratıcı neden kümeleştirerek bir düzen tasarlama yoluna gitmiştir? Nedir kümeleri bu kadar önemli ve işlevsel kılan. Ne muhteşem bir şey ki bu, yaratıcı tasarımlarında bu oluşumu kullanıyor.
Her insan özünde kümelere sahiptir. İnsanın içinde cereyan eden birçok sistem vardır. Sindirim sistemi, solunum sistemi, vb… İnsanın madde dışında bulunmuş olduğu sitemler de mevcuttur. Duygusal sitem, psikolojik sistem, inanç sistemi, vb... Sistemler ne içindir. Bir mekanizmayı tam performansla çalıştırmak, işlevsel kılmak için. Demek ki bizim en mükemmel şekilde yaşayabilmemiz için sistemler teşkil edilmiş ve bu düzen, bu kural içinde yaşama ortamımız şekle sokulmuştur. Dedik ya hücre bir kümedir. Hücrenin içinde bulunduğu kan sıvısı bir küme, kanın içinde bulunduğu damalar bir küme, damarların içinde bulunduğu organlar, sistemler, vücudumuz, insanoğlu… Kümeler zinciri merkezi bir noktada olmaksızın tasarlanmıştır sanırım. Çünkü eğer bir nokta olsaydı küme olamazdı. Ama evreni genişleyen bir yapı olarak tasvir edersek evren başlangıçta bir noktadır. Daha sonra dönüşümler ve patlamalarla genişlemeye başlamıştır ve kümeleşmiştir. Yani aslında evren bir nokta olarak tasarlansaydı da olmazdı, sabit bir küme olarak da. Gerçekten de en etkili tasarım, kümeleri içine alan, sürekli genişleyen, kapsayan kümeler zinciri kurulmasıdır. Evren bu şekilde genişletilmiş ve kümeler kümelerin içine yerleştirilmiştir. Dünyamız bir güneş sistemi kümesinde yer almaktadır. Biz Dünyada Türk’ler kümesinde, Türkiye kümesinde yer almaktayız. Her varlık bir kümeye dâhil edilebileceği gibi, sonradan kümeleşmeler de gerçekleştirilebilirdir.
Dedik ki evren sabit bir küme olarak tanımlanmamıştır. Çünkü eğer böyle olsaydı insanın beynine de ihtiyaç kalmazdı, düşünmesine de araştırmasına da. Çünkü bilinen şeyler araştırmalara tabi tutulmazlar. O halde yalnızca gelişme gösteren, farklılaşan olaylar, nesneler ilgilenilmeye, takip edilmeye, düşünülmeye ihtiyaç duyarlar. Bunun dışındaki sabit bir tasarım insanı kısıtlayacağı gibi ömrünü de kısaltırdı. Peki, evren gelişen ve genişleyen bir kümeyse ve insan da bir kümesel yapı içinde tasarlanmışsa acaba insandaki durum nasıldır? Genişleme mi vardır, daralma mı? Vücudumuzun dörtte üçü sudur. Su hareketli bir nesnedir, durağan değildir. Akışkandır. Çekim kuvvetinden ve organizmalardan etkilenebilir. Dolayısıyla suyun vücut kümemizdeki miktarına bakarak ufak bir yorum yapabiliriz sanırım. Ama bu yeterli kalmaz, kalamaz. İnsan kümesinin içine hapsedilmiş sistemler bence genişleyen değil daralan bir yapı olarak seyrederler. Yalnız beyin başka. İnsan vücudundaki sistemler daralan bir kümeyle ölümü tasvir ederken ve yaşlandıkça kendini belli ederken, zihin zamanla daha da olgunlaşır ve tecrübe kazanır. İnsan zamanla beynini kullanım oranını artırabilir, kendini geliştirebilir. Bu ne kadar ilginç bir yapıdır ki aynı kümenin içine hem daralan bir alt küme, hem de genişleyen bir alt küme yerleştirilmiştir. Böyle muhteşem bir tasarımı bir insanoğlunun tasarlayamayacağı aşikârdır. Beynimiz genişleyen bir kümedir dedik. Evren de genişleyendir. Evrenin bir sonu vardır. Beynin de bir sonu vardır. Genişleyen kümeler hangi noktada sonlanırlar? Her insan için ayrı ayrı bir sisteme oturtulmuş beyin nimeti bireysel olarak kullanılan bir varlıktır. Oysaki evren bunların hepsini içine alan daha geniş bir kümedir. Belki bu kümeden daha da genişleri de vardır. Yaratıcının kudreti hepsine yeter bu şüphesizdir. Ama biz kendimizdeki beyin kümesinin yapısını açıklamaktan aciziz. İnsanlar kıyamet günü sorguya çekilecektir. Yaptıkları yazılmaktadır. Herkesin sahip olduğu, yorum mekanizması, beyni vardır. Bu küme genişlemeyen sabit bir yapıda olamazdı. Eğer öyle olsaydı bütün bilgilerin bir bilgisayar gibi önceden kodlanması gerekiyordu. Ve insan var olan bilgilerini asla artıramayacak ve geliştiremeyecekti. Oysaki işin sonunda bir hesap olduğuna göre adil hüküm verilebilmesi için herkesin kendine ait akıl ve mantık kümelerine sahip olmaları gerekiyordu. Sonuç olarak bu kümeler vasıtasıyla insanların geleceği hazırlanmış oluyordu. Hatta geleceği kendi kendilerine şekillendiriyorlardı ve genişletiyorlardı bilinç kümelerini.
Kümeler mevzuu çok derin ve bilgi temelli bir konudur. Mevcut bilgi birikimim daha fazla sorgulamama müsaade ediyor. Lakin ben daha fazla sorgulamaktan çekinir duruma düşmekteyim. Eğer bu fikirlere katmak isteyecekleriniz olursa, yorumlarınızı bekliyorum. Hayatımızı kümeler içinde yaşayalım, ama kümelerimiz sabit olmasın. Biraz geniş olalım, genişleyen olalım. Hayatı daha geniş yaşayalım. Allah’a emanet olun. Sağlıkla ve sevgiyle kalın.
Matematikbaba
|