İnsanın yaratılış serüveni ile rasyonel sayılar arasındaki ilişkiye başlangıç yazımızda değinmiştik. Şimdi ise insanın sınırlı yaratıldığı şu fani mecrada onun göremediği, erişemediği diğer bir sayı kümesi olan irrasyonel sayılar alemine yolculuk yapacağız.
Gerçek sayılar iki kümeden oluşmaktadır. Gerçek demek, gerçek dünyada var olacağı anlamına gelmez, bir değer ifade eden sayılara gerçek denir. Bu sayılar sayı doğrusu üzerinde bir yer teşkil ederler.
Bunun dışında gerçek olmayan sanal sayılar da vardır. İnsanoğlunun hayaliyle oluşturulmuş bu sayı kümesi de karmaşık sayılar olarak adlandırılmıştır. Ancak yaratılmış gerçek alemde sınava tabi tutulan iki sınır, iki küme bulunmaktadır. Bunlar irrasyonel ve Rasyonel sayılardır.
Rasyonel sayıların sınırlarının ucu bucağı bulunmamakta ancak net, gözle görülebilen bir değer taşımaktadırlar. Bu sayılar insanoğlunun yaşadığı hayat serüvenindeki sınırlandırıldığı bölgedir diyebiliriz. İşte bu bölgenin dışında tam olarak tanımlanamayan, değeri net olarak kestirilemeyen ancak sayı doğrusunda bir yeri olan İrrasyonel sayılar yerini almaktadır.
İrrasyonel sayı rasyonelleştirilemeyen sayı demektir. Her hangi bir şekilde kesir şeklinde yazılamayan, değeri tam bulunamayan sayıları ifade eder.
İnsanlar alemi rasyonel sayılar kümesi içinde tespitlerde bulunabilir, yaşar, doğar ve büyür. Yine insanoğlu için sonsuz ve büyük bir kümedir. İnsanoğlunun sınırları rasyonel sayılar kümesiyle çizilmiştir. Bunun dışında arada bir perde olmak koşuluyla farklı bir alem mevcuttur bu da tam manasıyla değeri tespit edilemeyen sayıların olduğu küme. Var olduğu kesin, biliniyor ama gerçek değeri hesaplanamıyor. İşte bu küme de Cinler alemi, İnsanlar alemine yakın fakat değeri tespit edilemeyen insanlardan ayrı bir küme.
İnsanoğlu 3 boyutlu dünyada, cinler ise 4. boyutta yaşamaktadır. Dolayısıyla bizden bir üst boyutta oldukları için bizi görebilmekteler, biz ise onları görememekteyiz. “Cinleri de daha önce insan vücudunun gözeneklerinden geçebilen güçlü bir ateşten yarattık” Hicr 27. Cinler Işık hızında hareket ederler? O yüzden göremeyiz. İnsan gözünün görme frekansının dışında bulunan (titreşim alanında) yaşayan varlıklardır.
Cinler insandan evvel yeryüzünün idare ve tedbirini görmekle vazifelendirilmişlerdir. Ancak yeryüzünde çok kötülük yaptıkları, fesat çıkardıkları için sonunda bu görevden alınmışlardır. Yerlerine insanoğlu tayin edilmiş, yeryüzünün sahipliği makamına getirilmiştir.
Kâinatın sınırları İnsanlar ve cinler için yaratılmıştır.
(Cinler, dediler ki): "Biz göğe dokunduk, onu kuvvetli bekçiler ve yakıcı ışınlarla dolu bulduk." Cin suresi /8. Bu ayet ile Cinlere de bir sınır çizilmiş olmaktadır. Demek ki yaratılmış alem içinde, Gerçek sayılar, gerçek hesap vericiler içinde insanlar ve cinler alemi bulunmaktadır. "Andolsun ki cehennemi cinlerden ve insanlardan tamamen dolduracağım" Hud suresi 119
“(Allah) "Ey cin ve insan topluluğu! İçinizden size âyetlerimi anlatan ve bugününüze kavuşacağınız hususunda sizi uyaran peygamberler gelmedi mi?" deyince onlar: "Kendi aleyhimize şahidiz" derler. Enam 130. Ayet.
Sonuç olarak insanoğlunun halen tanımlayamadığı sayılar bulunmaktadır. İnsanlar uzun bir süre tüm sayıların rasyonel sayı olarak ifade edilebileceğine inanmışlardı. Ancak pisagor bağıntısıyla bunun her zaman böyle olamayacağı ispatlandı. Dik kenarların kareleri toplamının karekökü her zaman tam bir sayı çıkmadığı görüldü.
Ve halen insanoğlu pi sayısının sonunu bulmuş değildir. Virgülden sonra ilk 100 basamağı şöyledir 3.14159 26535 89793 23846 26433 83279 50288 41971 69399 37510 58209 74944 59230 78164 06286 20899 86280 34825 34211 70679… Bu sayının virgülden sonraki yüz bin basamağını bile ezberlemeye çalışanlar olmuştur.
Bazen öyle iki sayıyı birbirine bölersiniz ki bölümde virgülden sonra devam eden kısım asla devretmez sürekli farklı bir rakamla devam eder… İşte bütün bunların hepsi irrasyonel sayılar grubuna dâhil olurlar. Dünyada insanların net tanımlayamadığı ancak var olan yaratılmış bir sayı âlemi...
Matematik gözle gördüğümüz âlem dışında tanımlayamadığımız başka âlemler de olduğunu işte böylece bize ispat ediyor. Fazla bilim kurgu romanı okumaya gerek yok. Matematik size tefekkür denizinde en heyecanlı maceraları sunuyor. Matematikle yaşa, yaşamı daha iyi anla.
Matematikbaba